Selçuk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Yılmaz, Savatra Antik Kenti kazı alanını ziyaret etti. Yılmaz, Roma İmparatorluğu’na ait kültürel mirasın gün yüzüne çıkarılmasının genç arkeologların yetiştirilmesi ve turizmi canlandırma açısından önemli olduğunu belirtti.

Selçuk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Yılmaz, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Haldun Soydal, Prof. Dr. Zeki Bayramoğlu, Rektör Danışmanı Mustafa Ersöz ve Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ali Temizel, Obruk Mahallesi’ndeki 800 yıllık tarihi Obruk Hanı, Obruk Gölü ve Yağlıbayat Mahallesi’ndeki Savatra Antik Kenti’nde Konya Büyükşehir Belediyesi ve Karatay Belediyesinin destekleriyle devam eden çalışmaları yerinde inceledi. Rektör Yılmaz, yürütülen çalışmalar hakkında Edebiyat Fakültesi Kültür Varlıklarını Koruma ve Onarım Bölüm Başkanı Doç. Dr. İlker Işık’tan bilgi aldı.

Rektör Prof. Dr. Hüseyin Yılmaz; Selçuk Üniversitesi’nin, Savatra Antik Kenti’nde yürüttüğü çalışmaların antik dönemin kültürel, sosyal ve mimari yapısı hakkında bilgi verdiğini söyledi. Yılmaz, “Savatra, Roma İmparatorluğu Dönemi’nin Anadolu’daki nadir ve iyi korunmuş antik kentlerinden biri. Bu alandaki çalışmalar hem Türkiye’nin arkeolojik mirasını ortaya çıkarmak hem de antik dünyanın günlük yaşantısına dair yeni bilgiler edinmek için önemli. Selçuk Üniversitesi’nin katkıları antik kentin kalıntılarının korunması, restorasyonu ve gün yüzüne çıkarılması için kritik rol oynuyor. Özellikle bu çalışmalar, Roma Dönemi’ne ait yapı teknikleri, mimari düzenlemeler ve yerel kültür ile imparatorluk kültürünün nasıl harmanlandığını incelemek için önemli bilgiler sunuyor. Ayrıca öğrenci ve araştırmacıların katılımıyla akademik bir eğitim alanı da oluşturarak genç arkeologların yetişmesine imkan tanıyor. Üniversitemizin yaptığı bu tür projelerin, tarihi ve kültürel mirasın korunması ile turizmin canlandırılması açısından da büyük bir öneme sahip olduğunu düşünüyorum” diye konuştu.

Selçuk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Kültür Varlıklarını Koruma ve Onarım Bölüm Başkanı Doç. Dr. İlker Işık başkanlığında yürütülen ve 2021 yılında başlayan kazı çalışmalarında çok önemli bulgulara ulaşıldı. 2022 yılında İslam öncesi erken dönem Türk tarihine ait üzerinde “Türk” ibaresinin yer aldığı, Grek alfabesiyle “Türkoğlu” yazan bir kitabe bulundu. Milattan sonra 9-11’inci yüzyıla ait kitabe, 1071 öncesinde Anadolu’daki Türk varlığının kanıtı niteliğinde olurken, 2023 yılında da milattan sonra 4 veya 5’inci yüzyıla tarihlenen toplu çocuk mezarı, bin 800 yıllık olduğu değerlendirilen zafer çelengi, asker ve sancak kabartmalı sunak, kiliseler ve kuyu mezarlar ortaya çıkarıldı. Bu yıl da kilise ve mezarlara ait yeni yapılara ulaşıldı.

Kaynak: iha