Arkeoloji

Antik Kent'in Kazı Çalışmaları 160 Yıldır Sürüyor

Manisa’nın Salihli ilçesindeki paranın ilk basıldığı yer olarak bilinen Sardes Antik Kenti’ndeki kazılar, 160 yıldır devam ediyor.

Loading...

Manisa’nın Salihli ilçesindeki paranın ilk basıldığı yer olarak bilinen Sardes Antik Kenti’ndeki kazılar, 160 yıldır devam ediyor.

Devlet güvencesinde paranın ilk basıldığı yer olarak bilinen Manisa’nın Salihli ilçesinin Sart Mahallesi’nde bulunan Lidya Krallığı’nın başkenti Sardes Antik Kenti’nde, 160 yıl önce başlayan kazı çalışmaları devam ediyor. Bu yıl gerçekleştirilen kazılarda ise yaklaşık 50 yıl önce keşfedilen ancak kerpiç yapısı nedeniyle bugüne kadar kazılamayan 2 bin 700 yıllık anıtsal sur duvarının turizme kazandırılması amaçlanıyor.

Devlet güvencesinde altın ve gümüş paranın ilk basıldığı yer olarak bilinen Salihli ilçesinin Sart Mahallesi’ndeki Lidya Krallığı’nın başkenti Sardes Antik Kenti’nde, 160 yıl önce başlayan kazı çalışmaları sürüyor. 5 bin yılı aşkın bir süredir çeşitli yerleşimlere sahne olan ve çok sayıda medeniyete ev sahipliği yapan antik kentteki kazılarda, Lidya, Pers, Helenistik, Roma, Bizans ve diğer kültürlerden çok sayıda yapı ve eser ortaya çıkarıldı.

Antik kentte bu yıl devam eden kazılarda, 50 yıl önce keşfedilen ancak kerpiç yapısı nedeniyle bugüne kadar ortaya çıkarılamayan anıtsal sur duvarının tamamen ortaya çıkartılması amaçlanıyor.

Kazı Başkanı Prof. Dr. Nicholas Cahill, Akdeniz ve Anadolu coğrafyasında eşi benzeri olmayan 20 metre genişliğinde 14 metre yüksekliğindeki anıtsal sur duvarının önümüzdeki yıldan itibaren turizme kazandırılmasının hedeflendiğini söyledi.

Cahill, gazetecilere yaptığı açıklamada, “İçinde bulunduğumuz bu bölge de 1970’li yıllarda Lidya dönemine anıtsal Sur Duvarı keşfedildi. Ağırlıklı olarak kerpiçten inşa edilmiş bir sur duvarı. Kerpiç malzemeden yapıldığı için yağmur ve dış etkenlerden korumak o tarihlerde çok zordu. Sur duvarının bulunduğu alanda 50 yıla yakın bir süredir, kazı çalışması yapıldı. Sur duvarını tam anlamıyla ortaya çıkarabilmek için bu bölgenin üzerine çatı inşa edildi. Bu çatı ile birlikte sur duvarının tamamının ortaya çıkarılması için çalışmalarımıza hız verdik. Bu çalışmalarda hem sur duvarı, bu duvarın üzerinde Roma Dönemine ait evler ortaya çıkarıldı. Ortaya çıkartılan bu sur duvarı çok önemli. Çünkü, böyle anıtsal bir sur duvarı Akdeniz ve Anadolu’da hiç yok. Genişliği 20 metre, yüksekliği ise bazı bölgelerde ise 14 metreye kadar çıkıyor. Mesela diğer antik kentlere ait sur duvarlarının genişliği 3-4 metre. Bu bölgede ortaya çıkartılan sur duvarı çok daha büyük bir anıtsal yapı. Milattan önce 6 ve 7’inci yüzyılda sadece Mezopotamya’da Babil ve Asur Uygarlıklarında büyük anıtsal duvarlar var. Düşüncemize göre Lidyalılar, yönlerini hem Batı’ya hem de Doğu’ya çevirmişler. O tarihlerde en büyük imparatorluklardan biri olmak istemişler. Bu düşüncelerini hayata geçirmek içinde böyle anıtsal surlar yapmışlar. Bu surun Lidyalılar tarafından ‘Mezopotamyalılar kadar güçlüyüz’ mesajı verilmek için yapıldığı kanaatindeyiz. Gelecek yıllardan itibaren Akdeniz ve Anadolu’da eşi benzeri olmayan bu sur duvarını turizme kazandırmayı hedefliyoruz”